30 Eylül 2013 Pazartesi

MERCİMEKTEN KAVUNA...


   Bir bebeğin işi de hiiiiç kolay değil.Başladığın boyutun bilmem kaç katına çıkıyor olmak hiç de yabana atılacak bir süreç değil çünkü (oyy kıyamam,hepimiz elleri göbeklere koyup bebelerimize bi öpücük gönderelim şimdi).
   Onun işi o kadar zorken bi de saçma sapan benzetmeler yok mu çok anlamsız bence.Neden mercimek kadar denir, anne mercimek çorbası yaparken bir bardağa kaç bebek sığabileceğini düşünüp mercimekten tiksinsin diye mi? Ya da muz kadar olduğu söylenen bebe hangi muz türündedir,anamur mu çikita mi:) Çikita muz kadarsa aklımıza Ajdar'ın gelmeme ihtimali var mı:)Babam böyle pasta yapmayı nerden öğrendi?Ayy hatlar karıştı.Aman kulak mememizi çekip tahtalara vuralım, aklımızdan Ajdar'ı silelim, bebelerimiz ona benzemesin:)
   Oysa kitaplar, dergiler,doktorlar(doktorum henüz boyut benzetmesi yapmadı sırf bu yüzden bile onu çok seviyor olabilirim:P)azıcık düşünseler ya hepimiz bayanız.Bıraksalar eriği,armudu ojeden,allıktan,tektaştan örnekler verseler de hayat hepimiz için kolaylaşsa:) 'Ben fasulye,avakado değilim' deyip isyan bayraklarını çekmeleri yakındır tüm bebelerin.Yol yakınken bırakalım meyveleri,bakliyatları da onları minik birey olarak kabul edelim ha ne dersiniz...

29 Eylül 2013 Pazar

YOLUN YARISI


   21. haftada yolun yarısını aşmış olmanın şaşkınlığıyla devam ediyorum.Zaman geçiyor ve biz hala anne-baba olma moduna gir(e)medik.Daha doğrusu bi girip bi çıkıyoruz.Tam he oldu bu iş diyorum sonra öyle bişey yapıyorum ki daha yolun var Cansu bi anne böyle yapmaz diyorum.Hani kadın hamile olduğunda, baba kucağına aldığında oluyodu bu iş,biz niye geriden gidiyoruz yahuu.Tamam ultrasonda görüp 'ayy tatlıı' 'heeehee yariimm' diyoruz da olmuyo sadece uzaktan sevmekle.
   Bol bol konuşalım,kitap okuyalım diyorum babası gibi 4 yaşında konuşmasın diye de komik geliyo sonra kendi kendime yüksek sesle çocuk kitabı okumak:)Zaten bizim zamanın hikayeleri hikaye değil korku serüveni.Kurdun yemeye çalıştığı kırmızı başlıklı kız mı dersin,yollarını kaybeden Hanselle Gratel mi dersin.Şimdi okuyunca ben korkuyorum yaa. En iyisi Küçük Prens:)Ninni dinleteyim,klasik müzik dinlesin(bu da niye bilmem her bebe gangnamla tanışacak elbet bir gün:)) dedim hiç sallamadı bile beni tepki bile vermedi.Sen misin tepki vermeyen aldım elime poşeti şişirip patlattım.Yok öyle istersem tekmelerim istemezsem tekmelemem ayakları.Tekme tokat istiyosam tekmeliyeceksin bebe aklına sok bunu dedim.Yine tepki vermedi acıdım tamam uyu dedim kapattım ninniyi falan.Ben saçmaladıkça o tekmeliyo, o tekmeledikçe ben gülüyorum(yakında dayak manyağı olabilirim) öyle tuhaf bir ilişkimiz var işte.   
   Olacak olacak annelik  ruhu bir gün beni de bulacak.Her ne kadar ilk öğrendiğimde, kalp atışını duyduğumda, ilk tekmesinde ağlamamış olsam da o ruhu bekliyorum..

10 Eylül 2013 Salı

ARA


     Yazmayalı ne kadar çok olmuş zaman ne hızlı geçmiş yahu.Şuan 19. haftanın içindeyim ve neredeyse yolu yarıladık.
     Artık hamileliğe tam adapte olduğumu hissediyorum çünkü gayet normal hayatıma devam ediyorum.Yorgunluk, halsizlik, tuhaf mide halleri,iştahsızlık geçti gitti bile yaşasııınnn:D 7. aya kadar da altın dönemin keyfini çıkarmayı planlıyorum.
     Yazamadığım dönemde tatile gittik,biraz kafa dağıtıp,deli gibi yiyip, bol bol yüzüp döndük.Bu arada yoga ve hamilelik kursuna başladım(bununla ilgili biraz daha tecrübe ettikten sonra daha detaylı düşüncelerimi yazmayı düşünüyorum.) Tatilim de bitti, okullar açılıyor yeni dönem yeni heyecan.Aaaaa bu arada bebikimizin cinsiyetini öğrendik(tabi ben görene kadar emin olamayacağım sanırım.) 13. Haftada gittiğim kontrolde doktorum cinsiyeti öğrenmek isteyip istemediğimi sordu.'Kesin belli mi ki?' oldu ilk tepkim.Normalde bu dönemlerde çok belirgin olmasa söylemezdim ama bu baya belli diyince öğrenmek istedim.'Erkek, bak bu da pipisi' dedi. Heyecanlandım,sevindim,karma karışık duygular yaşadım ama emin olamadım(ki bu da tamamen ablamın bebeğine doktorun önce erkek sonra kız demesine bağlı.) 16. haftaki kontrolümüzde de yine erkek dedi doktorumuz.Pipisini görmek için çok uğraştım ama bacaklarını o kadar seri ve hızlı oynatıyodu ki ne ben ne eşim farkedemedik. Detaylı ultrasonda görmek için özellikle beklemeye karar verdim:) Yok mutlaka görmem gerek o pipiyi yoksa inanmıyorum:)Bir daha çok arayı açmadan yazmalıyım yoksa ne yazacağımı bilemiyorum(Bu kısmı kendime not):)